26 Kasım 2015 Perşembe

Bağımsız LGBTİ Aktivizmi

Bağımsız LGBTİ Aktivizminin Facebook Sayfasını kurdum dün akşam.Ben de Bireysel LGBTİ Aktivisti olarak kendimi tanımlıyordum Mor Balık'tan istifamı verdiğim günden beri.Meğer asıl ait olunan isim Bağımsız LGBTİ Aktivizmiymiş.Neyse ki bunu resmileştirebilecek olduğumuz bir üst başlık ismini oluşturmuş oldum dün akşam(26 Kasım 2015).
Bir çok LGBTİ kendini bu kalıpta tanımlıyordu zaten.Örneğin Seyhan Arman.Daha bir kaç gün önce kendisine bir plaket verildi ve üzerinde Bağımsız LGBTİ Aktivisti yazıyordu.Orada anladım ki bu ismi yaygınlaştırmak gerekiyor.Çünkü bu isimle görünür olup bir çok alanda LGBTİ konusunda çokça işlere imza atan insanlar yaptıklarıyla duyulmuyorlar.İşte ben de bu bilgiden yola çıkarak esinlendim ve bir çok insanın kendisini bu isimle adlandırmış olduğu:''Bağımsız LGBTİ Aktivizmi'' facebook sayfasını kurmuş oldum.Ülkemize,mücadelemize hayırlı olmasını ve Bağımsız LGBTİ Aktivistlerinin çoğalmasını diliyorum.
Bu bayrak hepimizin,dalgalandırmak herkesin görevi.















BAĞIMSIZ LGBTİ AKTİVİZMİ FACEBOOK SAYFASI:https://www.facebook.com/bagimsizlgbtiaktivizmi/''

10 Kasım 2015 Salı

Şule Ceylan'ın Gözünden Meriç Balon Olmak

 9 Kasım 2015 pazartesi günü Mersin'de 2.Homofobi ve Transfobi Karşıtı Akdeniz Sempozyumu açılışı yapıldı.İlk gün ki etkinlik içeriğinde Lgbti bireylerin ailelerinin yer aldığı meşhur 'Benim Çocuğum' film gösterimi ardından filmde rol alan annelerden Şule Ceylan'ın söyleşisi yapıldı.Yaklaşık 50 dk. süren söyleşi sonrası Şule Anne ile salon çıkışında biraz sohbet ettik.Kendisine buraya bir kez daha geldiği için teşekkür ettim kendi adıma.Zaten geçen yıldan da tanışıyoruz.Bir yıllık bu süre zarfında facebook üzerinden karşılıklı takipleşildiği için pek bir yabancılık çekilmiyor tabi.
Aslına bakarsanız konumuz biraz benim lgbti alanındaki mücadelemin süreciydi.Trabzon Mor Balık LGBTİ'den istifa ettikten sonra nasıl bir boşluk olduğunu,eskisi kadar ilerlemediğini ve neredeyse bittiğini söyledim.Onlarda farkındadır elbette.Çünkü ben gerçekten büyük bir rol ve öncüydüm o oluşum için.Bunu kendisine ilettim.Ancak bugün gördüğüm kadarıyla anladım ki Boysan'ın vefatı sonrası tüm lgbti mücadeleci insanlar,tüm görünür geyler,aktivistler,öncüler,siyasiler...vs. elimizden geldiğince bir şeyler yapmalıyız.Durmamalıyız.Dünya hızla değişirken yeni jenerasyonla birlikte kutuplaşmamalıyız.Ancak bunu yaparken sadece bazı dernek ve örgütlerin adı altında sıkışıp kalırsak bunu ilerletemeyiz.İnsanlarla temas etmemiz gerek.Onların kalbine dokunmamız gerek.Bunun yolu sadece dernekler veya fonlar aracılığıyla gerçekleştirilen sempozyumlarda lgbti'yi bilen insanlara defalarca konuşma yaparak olmuyor.Bireysel olarak da kendi yaşantımızda daha farklı projelerle bunu ilerletebiliriz.Ben bunun daha etkili olduğunu kanıtlarıyla gördüğüm için Mor Balık'tan ayrıldım.Boysanlar olmak için Bizlerin var olması yeter.Bir kişi bile etkiliyse diğer bir kişinin kalbine,yüreğine dokunmak da o halde yalnız olarak da çoğalabiliriz.Ben bunu savunuyorum'' dedim ve Şule Anne de ''evet yavrum haklısın'' dedi(az önce gerçekleştirilen sempozyumdaki bir önceki yıla göre salonun ne kadar boş olduğunu anlayaraktan).
''Ayrıca çok değişmişsin,kıyafetin aksesuarların...vs çok şıksın''dedi ve birbirimize yine en içten şekilde sarıldıktan sonra onu uğurladık.
Evet bu yaşanan gelişme sonrası diyorum ki,her ne kadar örgütlü lgbti mücadelemizi özlesem de bir iç çekerek,bir daha bir dernek veya kurum çatısı altında bu alanda bir çalışma yürütmeyeceğim.Bireysel Aktivizmin ne kadar etkili olduğunu Mersin Üniversite'si içerisinde görüyorum ben.Bundan sonra belki de bir yerler de konuşmacı olarak davet edilirim.Ama A-B-C LGBTİ örgütü adına değil,ben olarak Meriç Balon olarak katılırım.
Meriç Balon

8 Kasım 2015 Pazar

#MeriçBalonYalnızDeğildir

Hayatınızda hiç karga beslediniz mi?Ben tam 50 gün besledim ve sonunda gözlerimi oymayı başardı.Kapımı da tekmeledi ve öylece basıp gitti.Vicdanım rahat dedi.Bil ki eyy karga benim vicdanım çok daha rahat.Senden korkmamanın verdiği öz güvenle soluğu sabah karakolda aldım bana gece yaşattıklarını bir bir anlatmak için.Kargaya ne oldu diye sorarsanız,kafese koymadılar ama o kendi içinde kafesine çekildi.Egom şişmedi çok şükür öz güvenim daha da arttı.Ben gibi arkadaşlarımda susmuyorlar.Kısacası Yalnızlığımla nihayet ben olduğum Gökkuşağı Dairesindeki eski hayatıma bu geceden itibaren kaldığım yerden devam ediyorum.
Ben hayatımda kargalar değil beyaz güvercinler olsun istiyorum.Sağlıcakla...
#MeriçBalonYalnızDeğildir

18 Ekim 2015 Pazar

Kaybettiniz Bile...

Zamanında sarılmaktan bu kadar uzak zihniyetler,eee yalnız kalıp işleri düşünce tabi gelin birlik olalım sarılma zamanı ilanlarıyla geçmiş pişmanlıklarının telafisini yapacaklarını sanıyorlar.Tulumba köprüsünün altından çok pozcu koop.geçti şimdi de yıkılıyor.Köprüyü bir daha inşaa edemeyeceksiniz.Kendi içinizde azaldıkça azalıp dağılacaksınız.Şu anda zor bela direniyorsunuz.Yalnızlık zor tabi.Zamanında çok kalabalıktık halbuki...

16 Ekim 2015 Cuma

KARANLIK...

Karanlıktan korkarım evet;
Ama evimin karanlığından değil.Karanlıkta yaşamayı seviyorum.Evimin karanlığında.
Ondan korkmuyorum.Bana asla yanlışı olmaz biliyorum,ona güveniyorum.Arkamı döndüğümde beni kandırmayacağından eminim.Ama bazen odamda uyurken salonda kimse olmadığını bile bile odamın kapısını kapatma gereği duyuyorum ve öyle de yapıyorum.Bazen yüzümü duvara dönüp uyumaya çalıştığımda yine aynı endişe alıyor tüm vücudumu saran ürpertiyle...Ya birisi beni izliyorsa?
O zaman sırtımı duvara dönüyorum ve uyumaya çalışıyorum.
Gerçek şu ki kimi insanlar,hatta hayvanlar bile karanlıktan 'acaba biri mi var görmediğim?' şüphesine büründükleri için korkarlar.Ben bundan korkmuyorum.Acaba dolaptan biri beni mi izliyor veya balkonda biri mi saklanıyor korkusu değil benimki;Karanlığın Ta Kendisi!
Karanlığın rengi,sesi(sessizliği)...kendisi beni korkutan şey.Uçsuz bucaksız sonsuz oluşu benim korktuğum şey.Ayağım takılıp düşsem nereye doğru düşeceğimi bilmeden o boşlukta kaybolmak.Aslında demeye çalıştığım şey...Sonsuzluk.Karanlığın beni götüreceği yerden korkuyorum.Sonsuz olmaktan...
Sonsuz olmayı herkes ister.Hiç ölmemeyi belki de.Ben sonsuz olmaktan değil,kendimi kaybetmekten korkuyorum.Kimsesiz olmaktan....

Not:Herhangi kötü bir şey yaşamıyorum Canlar,sadece lavabodayken bu tarz bir yazıyı kaleme almayı düşündüm bir an ve hemen harekete geçtim.Yani ilham geldi.Kaçmasın unutmayayım diye de hemen yazdım.Karanlıkta yaşamayı seviyorum.Evim daha huzurlu oluyor o zaman.Ampuller gözümü yoruyor özellikle şu sarı olanlar...

Meriç Balon

26 Eylül 2015 Cumartesi

Gece Gece Hayırdır?

Bir kaç dakika önce!!1.51 suları gece.
Tüm ışıklarım kapalı odamda dizi izliyorum.Asansörün benim kata geldiğini içinden birinin çıktığını duydum(klasik bir durum).Birden kapı zilimin çaldığını fark ettim kalktım delikten baktım ve bir adam elinde poşet ayakta durmuyor aksine arkasını dönmüş yürüyor.40 numaralı kapının önünde durdu.Anahtarını çıkardı ve kapıyı açtı.(O dairede kimin oturduğunu bilmiyordum bu zamana kadar.Yüzlerini bile görmedim.)İçeriye adımını attı ve kapıyı kapatmadan önce biraz duraksadı benim kapıma doğru baktı.Kapıyı açacağımı düşündü sanırım.Ama açmadığımı görünce(herhalde uyuyorum ya da evde kimse yok diye düşündü) kapıyı kapattı,arkadan da kilidini çevirdi.
Bu neydi şimdi gece gece?Acaba gey olduğumu biliyor da benimle mi tanışmak istiyor?Amacı ne?
Açıkçası kapısına gidip hayırdır gece gece diyip artistlenmeyi çok isterdim.Ama tarzım değil.Neyse iyi geceler.

24 Eylül 2015 Perşembe

Nefret Ettim Artık -A-

Nefret ediyorum oturduğum apartmandan.İnanın Suriyeliler bir kenara,Türk apartman yöneticisi(!) ve çalışanları kadar embesil bir insan yığını daha görmedim.Yönetmeyi beceremiyorsanız,apartmanın sorunlarına çare bulamıyorsanız,çöp kokuları,sigara izmaritleri,asansör sıkıntısı,jeneratör yoksunluğu,apartman güvenliği,bazı komşucuklar vs... bırakın gidin,bıktırdınız artık.Ben bu sizin sikik beceriksizlikleriniz yüzünden Gökkuşağı Dairemi bırakıp,ateş pahası üniversite caddesinden bir daireye taşınmam.Ya adam gibi yönetirsiniz bu apartmanı,ya da siktir olup gidersiniz.Hiç birisi mi?
O zaman bekleyin,apartmanın ağzını yüzünü sikmek neymiş göreceksiniz!
-A-

19 Eylül 2015 Cumartesi

Hissizleşiyorum...

Bekliyorum,öylece oturdum sabırla aylarca bekliyorum...Gerçek ilgiyi,sevgiyi...Ama çok zor.Bu ülkede çok zor.Birileri beni bulacak sohbet açıp tanışmak isteyecek ve sohbet ettikçe kaynaşacağız sonrası artık zamanın akışında ilerleyecek diye bekliyorsunuz.Heteroseksüel(kadın-erkek) ilişkileri genelde böyle olur günümüz dünyasında.Ama gelin görün ki bu hemcins ilişkilerine gelince durum biraz zorlaşır çünkü insanlar sizi tanımak için değil,sizi nasıl yatağa bir an önce atarım düşüncesiyle yaklaşır ve siz de oturup hala gerçek ilişkiyi sevgiyi bekliyorum diye kendinizi avutmaya devam edersiniz.Bıktım instagramdaki ülkücü geylerin sohbet ediyormuş gibi yapıp sonra parlak mısın sen? muhabbetlerine girmelerinden,bıktım facebooktaki diğer mesaj kutusuna düşen yer var mı?sorularından...Gerçek aşk nerede?En azından cinselliği ön planda tutmayanlar?Gabile veya hornette mi?
Hah!Buna daha çok gülerim işte,her defasında üyelik açıp cinsel saldırı sohbetlerine daha fazla tahammül edemeyip bir ay sonra kapattığım günleri hiç unutmuyorum.
Büyük bir hastalığa yakalanmak üzereyim.
Hissizlik
Güvensizlik
Aşık Olamama
vs... anladınız işte kısacası öylesine yaşamak için yaşamak...
Meriç Balon

31 Ağustos 2015 Pazartesi

Eylül biter Ekim başlar...


Yaz'ın Öyküsü dizisindeki Ekim ne demişti geçen:"Seni seveni seveceksin"
Bence de güzel söz,doğru laf.
Umut edip,seni umursamayanları değil,sana değer verenlere birazcık şans vereceksin.Hiç denemedim.Belki de bu kez daha farklı bir şekilde bir ilişkim olacak.Ama daha da mutlu olacağım,kim bilir?
Meriç Balon

Hey Sen!Rütbeni de Haddini de Bileceksin!

Benim için mühim biri değilsin.Kendini çok üstlerde ve bir halt olarak görme.Ne denkiz ne de kanki.Onca zaman geçmiş durup dururken bir mesajla kendini masum göstermeye ve haklı çıkartmaya çalışma.Mesajına cevap vermem.Direk engellerim.Benim en güzel cevabım bu.Oturup da mahalle karıları gibi seninle ağız dalaşına giremem.Koskoca bir yıl niye böyleyiz diye düşünmemişsin gelip de bir mesajla af mı dileyeceksin ya da dilettireceğini mi sanıyorsun.Herkes haddini yerini bilsin.Ben zamanında herkese tavrımı koydum.İster manyak şizofren diyin,ister rahatsız.Umrumda değil sizin fikriniz.Beni tanıyan tanır,seven sever,bağrına basan basar.Siz çok ta umursanacak insanlar değilsiniz.
Yanlış Zamanlama!!!
Meriç Balon

29 Ağustos 2015 Cumartesi

Muslukları Açmazsak Büyü Bozulur Mu?

Özel birisi sohbet sırasında bir anda gönderiverdi bu fotoğrafı.Okudum,biraz gülümsedim,biraz şaşırdım,ama sevdim.Ne kadar sigara alkol kullanmasam da yapılası şeyler.
Tek bir sorunumuz var.''Musluklar'' onları açamam.Ne olur ısrar etmeyin.Ay sonunda faturası ağır olur.Şöyle bir kaç saniye açıp kapatsak? 
Muslukları Açmazsak Büyü Bozulur Mu?

27 Ağustos 2015 Perşembe

Kamuoyuna Duyurumdur!

Siyaset dediğimiz mekanizma maalesef çıkar için her şeyi kullanır.Aklınıza gelebilecek her türlü malzemeyi...
LGBTİ benim meselem ve mücadele alanım.Gelin görün ki bu da siyasetin kirli oyunları içindedir.Siyasete bağlı her kurum veya yayın organları da bunu kullanabilir.
Şikayetçi olduğum bir konu var iki yıldır.Birincisi geçen yıl M.B.oğlu ile Milliyet gazetesine Lgbt konusunda verdiğim röportajın ses kayıtlarının gündemi meşgul etmesi dolayısıyla yayımlatılamayacağı,bu nedenle daha ileri bir tarihe ertelemeleri söz konusu olmuştu.Allah aşkına hangi röportaj yapıldığı günden aylar sonra yayımlanır.İkincisi ise bu yaz mayıs aylarında yaptığım bir röportajın Sancı isimli dergide yayımlanacağı söylenip yayımlanmaması da ayrı bir ironi.
Kısacası bizleri siyasi malzeme olarak kullanmaktan vazgeçin.Çünkü ben sizleri kullanmaktan vazgeçtim.Şu saatten sonra da hiç bir yere röportaj vermeyeceğim.
Kamuoyuna duyurumdur.
Meriç Balon

Tatlılık(Bennett Andrews)

Allah'ım yakışıklı erkekleri yarattığın gibi,bir de tatlı tatlı geyler de yarattığın için sana teşekkür ederim.
Bir harika Bireysel Aktivist:'Bennett Andrews'...
Her videosu bolca mesaj içerikli ve sosyal medyayı çok iyi kullanıyor.Sadece kameranın karşısından bile LGBTİ hakkında bayağı bir çaba sarf ediyor.İşte Bireysel Aktivizm dediğim şey bu.16 Mayıs tarihinden beri benim yaptığım gibi.
Facebookta bir sayfa açtı kendi ismiyle ve videolarını orada yayımlıyor: (https://www.facebook.com/Thebennettandrews?fref=nf).Tabi bir aktivist olarak mesajlarına dikkat çektiğim gibi bir gey olarak da tatlılığına bakmadan geçemiyorum.Ayrıca bir çok sahnesinde ''Çok Saçmaaaa!! '' dediği için kahkahaya boğulduğum ve tebessüm ettiğimde bir gerçek.
Mutlaka takip edilmeli ve o videolar izlenmeli
Meriç Balon

23 Ağustos 2015 Pazar

Yoksun SEN-Atiye


Atiye,beni mi yazdın,bizi mi anlattın?Bir gerçek var ki ben de birilerini yarattım,sonra da yok oldular...

19 Ağustos 2015 Çarşamba

Habersiz Rezillik!!!

En büyük rezillik nedir biliyor musunuz?
Bakın şu anda Mersin Kushimoto sokağındaki Taksim Cafe'deyiz.Çok yakın arkadaşlarımla birlikte Waffle'dan sonra gruptan bir arkadaşımızın bir arkadaşı için geldik.Bir çift(kız-erkek),bir de İstanbul'dan misafir olarak gelmiş bir arkadaşları.Hepsiyle birer birer tokalaştık gayet tebessümlü.İstanbullu misafirin yanına oturdum masada sıkış sıkış ve ekibimiz kalabalık olduğu için.Neyse onlar muhabbet ediyorlar işte nerelisin ne okuyorsun şeklinde.Sıra bana geldi.Kendim hakkımda olanları söyledim.Yanımda oturan misafir(!) çifte dönüp benim hakkımda laubali laubali konuşup güldüler.İşte benim en çok sinirlendiğim şey bu.Salak yerine mi koyuyorsunuz beni.Lan oğlum yanımda oturuyorsun.Bak ben şimdi senin rezilliğini buraya yazıyorum.Hadi onu geçtim benim gibi insanları ilk kez görüyor olabilirsin.Sen misafirsin(!),yeni şehirdesin,yeni bir ortamdasın.Kim ne olursa olsun saygılı olacaksın.Dalganı da kahkahanı da gizle,ben siktir olup gidince ne b*k yersen ye...
Misafir(!) bir de Hukuk kazanmış,merak etmeyin İstanbul,Ankara değil;Samsun Çarşamba.
İşte ben de buna gülerim.
Hadi İyi Akşamlar
Meriç Balon

Hayat Akışı

Uzun zamandır hayatın akışında akıyorum...
Meriç Balon

Gözlerindeki dalgada boğuluyorum.

Gözlerine baktığım zaman Karadeniz dalgalarını görüyorum.Bazen aksi bazen hırçın bazen dupduru ve durgun gibi...Ama yine de gozlerini hiç kaçırmadan dalıp gidebilirsin dalgaların sesinde,gözbebeklerinin derinliğinde....
Meriç Balon

17 Ağustos 2015 Pazartesi

Coolum


20 yıldır yüzüm önde yürüyordum,artık başım dik,alnım açık gözüm yükseklerde adım atıyorum.
O yüzden herhalde yanımdan geçerken baştan aşağı bana bakan erkekleri görmüyorum.
Meriç Balon

13 Ağustos 2015 Perşembe

Bu Kez HDP!!!

Cnn Türk'te Davutoğlu açıklama yapıyor "Erken Seçim Tek İhtimal"
Öyle mi?
O zaman Ben de HDP'ye oy veriyorum.Haydi bakalım hodri meydan
Siz bir daha tek başına iktidar nah olursunuz!
‪#‎SeniBaşkanYaptırmayacağız‬
Meriç Balon

8 Ağustos 2015 Cumartesi

Aşk Acısı


Aşkı biz yarattık,kendimizi buna muhtaç ettik.Şimdi de acısını çekiyoruz...
Meriç Balon

6 Ağustos 2015 Perşembe

Gökkuşağı

Biz Gökkuşağı'nın rengarenk renkleriyiz
Hiç bir şeyden korkmayız
Biz bu yolda can vermeye hazırız
Kim döndürebilir ki bizi bu yoldan,bir kere döneriz sözümüzde dururuz.
Bu kadar.
Ve ben her şeyden vazgeçerim,Gökkuşağı'ndan ASLA!
Meriç Balon

2 Ağustos 2015 Pazar

Bana Aşık Olma...

Bundan daha korkunç ve hayal kırıklığı yaratan bir cümle daha var mı hayatta "Ben AİDS'iyim,bana aşık olma" Tanrım!
Meriç Balon

Zaaf mı?


Hayatımda hiç söylemediğim bir cümle "Benim zaaflarım var"
Meriç Balon

Asla!

Ben kimsenin pişmanlığının bedeli olmam.
Asla!
Meriç Balon

25 Temmuz 2015 Cumartesi

Herkes Kendine Baksın

Yaptığınız ve yaşadığınız hiç bir şey için kimseye hesap vermek zorunda değilsiniz.İster sex fotoğraflarınızı yayınlayın,ister uyuşturucu kullandığınızı belirtin.Bu sizsiniz.Bu sizin yaşamak istediğiniz hayattır.Kimseyi ilgilendirmez.Özellikle de hükmü olmayan ama yetkisi olduğunu zanneden aile bireyleri gibiler.Dağdan gelip bağdakini kovamazsın kardeş.Kendine bakacaksın önce...
Meriç Balon

19 Temmuz 2015 Pazar

2013 yılı Röportajım

2013 yılının ilk zamanları/Mersin'e ilk ayak bastığım zamanlar/O sıralar üniversitede LGBT alanında çok dikkat çekmeye başlayınca ismim taaa Sivas'a kadar uzanmış/Selin röportajımızın muhabiri Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Gazetecilik bölümü öğrencisiydi,şimdi mezun/Röportaj Mersin Kushimoto sokağındaki meşhur 5 dk kafede yapıldı.O zaman çekingendim arkadan gözlükle bir fotoğraf çektirdim/1 ay sonra yayınlandı ve facebookta adeta patlama yaşandı,bir çok kişi profilinde paylaştı,ses getirdi/O zamanlar ismim yoktu ama bilin ki o günde bugün de Meriç Balon'um ben/Selin'e teşekkürler...
~Meriç Balon~
http://m.radikal.com.tr/blog/escinselim-herkesle-esitim-52542
-Selin -

17 Temmuz 2015 Cuma

Değişime Adım...

Bu kez yaşadığım bir sebep yüzünden eskiyen kalıp sözcükleri gibi hemen hayatıma yeni bir sayfa açıyorum demeyeceğim.Ne o öyle yap yap yap yine aynı yere gel.Olmaz ki ama...
Bu sefer imajımı değiştiriyorum.Bu kez yeni defterler ve sayfalarla uğraşamayacağım.Değişime kulak vereceğim.Değişimi yaşatacağım kendimde.Ancak o zaman yapılan hatalar bir daha tekrarlanmayacak ve/veya birilerinin beni üzmesine,beni hayal kırıklığına uğratmasına ve güvenmemi sarsacak hareketten kaçınmamı sağlayacak.Değişime adım atıyorum.
Twitter'da paylaştığım "Değişmek için değişmeyeceksin.Kendin için geleceğin için değişeceksin.Yeni biri olmaya bu gece tarihi adımı atıyorum.Dikkat!!Bol Egolu..."
Facebook'da paylaştığım "Şu kadarını söyleyeyim herkeste bilsin.Kendimden başka hiç bir geyle anlaşamıyorum.4 yıllık dostum vardı bitti,çok yakın olduğum kafa dengi arkadaşlarım vardı bitti,daha bir çoğu...Ve bittiği için asla üzülmedim hep güçlü durdum kayıp olarak görmedim.Bu gece de şunu çok iyi anladım ki benim ne geye ne aileye ne dosta ne de sevgiliye ihtiyacım var.Benim önce kendimle konuşup bir çok şeyi halletme çabam olmalı bunun üzerine yürümeliyim.Bu gece tarihi bir adım atıyorum.Değişeceğim.Ama kimse için değil kendim ve geleceğim için.Elbette beni sevenleri seviyorum saygı gösterenlere teşekkür ediyorum.Ama geyden arkadaş da dost da istemiyorum."
Meriç Balon

15 Temmuz 2015 Çarşamba

Meriç Balon Tavsiyesidir

Eşcinsellerle temas etmekten kaçınmayın.Tokalaşın,selamlaşın,sevin,muhabbet edin.Onlar en masum ve zararsız insan türlerindendir.Ancak onları incitmekten kaçının,korkun.Gün gelir devran döner acısını çekersiniz.
Meriç Balon

Şükür ve Lanet

Şükürler olsun kötü bir sonuç çıkmadı.Hayatım kaldığı yerden ama daha dikkatli devam edecek.Ne yazık ki güzel sonuçlu bu habere sevinemeden aynı saat içerisinde lanet olası olaylar yaşandı.Özgür çocuk parkından bindiğim Mersin Üniversitesi mezitli koop. dolmuşunda kulaklıkta Power Fm dinliyordum.Battı-Çıktı projesinin yapıldığı yıkılan tulumba köprüsü inşaatının oradan geçerken bizim dolmuşçu soldan gelen bir aracın sağ dikiz aynasını ezdi.İki şoför de araçlardan inip konuşmaya başladılar.Biz de hayretle ve merakla onları izliyoruz dolmuş kapıları kapalı bir şekilde.Dolmuşçu kapıları açtı aynası ezilen şoför bize sordu olayda kim haklı kim haksız şeklinde.Açıkçası ben dahil bir çok kişi karışmadı olaya,sadece yanımda oturan yaşlı bir amca büyük bir sinirle yerinden kalkıp,kibar bir dille soru soran aynası ezilmiş şoföre sen haksızsın diyerek dolmuşçuyu savundu.Neyse yeniden hareket ettik.Ben sol en arkada oturuyordum.Nihayet Vipol'ün oradan dönüp üniversite caddesine giriş yaptık.Groseri kavşağında bize kırmızı yanıyordu ama dolmuşçu soldan gelen araca aldırmadan hızla gaza bastı ve aracı sıyırdı geçti.Ben ve bir çok yolcu şoka uğradık.Resmen ölüme sürükledi bizi.Hiç kimsenin tepki göstermeyişi de ayrı bir şoktu.Ama ben daha fazla dayanamadım ve olanca sesimle "müsait bir yerde" dedim.Dolmuşçu aynadan müşteriler doğrudan bana baktılar kafalarını çevirip.Şok oldu hepsi.Ben ise bağırmaya devam ettim:
"Ne yaptığını zannediyorsun sen?Dolmuşta can taşıyorsun sen,sinirlerine hakim ol biraz" dedim ve dolmuş kaldırıma yanaştı.Sinirli bir şekilde dolmuştan inerken bekle biraz plakanı alacağım şimdi dedim ve dolmuştan indiğim an hemen arka tarafa doğru yönelip plakayı aldım.Belki de bu zamana kadar kimsenin cesaret edipte yapamadığı şeyi ben yaptım.Polisi aradım ve tüm öfkemle önce kırmızı ışıkta geçip nasıl bizi ölüme sürüklediğini ve bu durumun aslında bir önceki olayla bağlantılı olduğunu anlattım ve çok rica ettim bir şeyler yapılmasını...Oradan arkadaşa geldim sırılsıklam bir şekilde ve kendi hayatıma yeniden döndüm.
Meriç Balon

14 Temmuz 2015 Salı

Tarihi Gece ve Bekleyiş...

20 yıllık hayatımda en çok korktuklarım arasındaki şeyle karşı karşıyayım.Sonucunu bekliyorum.Hayata devam mı tamam mı?Devamsa ne şekilde devam?
Bu geceyi telaşla geçireceğim.Çünkü bir gün sonraki öğreneceğim sonuç,hayatımı değiştirecek...
Sabırsızım...
Etrafımdakilerin desteği ve bir kaç şarkıyla bu geceyi atlatacağız hayırlısıyla.
Bakalım Meriç Balon'un ileriki hayatında kaderinde ne yazıyormuş.
15 Temmuz,Büyük Gün.
Meriç Balon

12 Temmuz 2015 Pazar

Ağlayamamaktan...

Youtube'da gezinirken TRT 1'de Altan Erkekli'nin sunduğu "Sen Olsaydın Ne Yapardın?" programına denk geldim bugün.Açtım bir tane videosunu.Ardı arkası gelmek bilmedi sonra.
4 saat (tuvalet ihtiyacı dışında) hiç aralıksız izlemişim videolarını programın.
O kadar öğretici bir program ki...Televizyonda hiç bu kadar verimli bir program daha bilmiyorum şu ömrü hayatımda.
İşin enteresan tarafı çok duygulandım.Kendimi ağlarken buldum bir çok sahnesinde.Sırf reyting için yapılmadığı o kadar gerçekçi ki...
Bir kere de bir şeyi ön yargısız izlemeyi öğrendim.
4 saatte o kadar çok kasmışım ki kendimi,ara ara düşmüş gözümden yaşlar.
Sonunda da baş ağrısı yaptı tabi,hüngür hüngür ağlayıp bir kerede boşaltamayınca göz yaşlarımı mağlum.
Olsun ara ara ağlayayım sorun değil,yeter ki bir kez daha insan olduğumuzu öğretti ya TV bana o yeter.
Meriç Balon

11 Temmuz 2015 Cumartesi

Bir gece...

Çok fazla şey beklemeyin benden.Her şeyi yazmam ben buralara.Hayatımda her olan bitene günlük yazar gibi yorumlar katıp yayımlasaydım ne özelim kalırdı ne de Meriç Balonluğum.Ancak öyle şeyler olmalı ki buraya yazılacak kadar değerli şeyler olmalı.Onlardan birisi işte şimdi yazıyorum bu cümlelerin devamına...
Başlık:"Bir gecede adam oldum"
Bir gecede büyüdüm.Olgunlaştım.Onlarca yaş atladım.Atlattırdılar.
Herkes bir şeyler yaşar,herkes olgunlaşır ama bir istisna vardır.Herkes yaşadıklarından bir ders çıkarır ama yaşları aynı kalır ve sadece yorulduğunu hisseder.O yorgunluğun onu olgunlaştırdığını düşünür.Büyük yanılgı!
Olgunlaşmak sadece düşüncelerle olsaydı ne çocuklar 70 yaşındaydı şimdi...
Vücutda olgunlaşır unutuyor musunuz?Her doğum günü sizin olgunlaşmanızın resmi günü.Ben şu anda 20 yaşındayım ama çok yakın 21 olmaya.Peki bu 1 yaşın bir etkisi var mı?Elbet var.Bu gece düşüncelerim,fikirlerim ve karakterim 10 yaş atladı,vücut yaşım küçük dursada...
Büyüyoruz arkadaşlar.Unutmayın biz hep büyüyoruz.Bir gün doğum günün geliyor ve bir yuvarlak pasta üzerinde yanan mumlarda size bir yaş sunuyor,bir gün birileri geliyor size plastik bir tepsi de 10 yaş sunuyor.Siz hangisini almak ve hayatınıza katmak isterdiniz?Benim tercih yapma hakkım yok.
İyi büyümeler Millet
Meriç Balon

28 Mayıs 2015 Perşembe

Önsöz

Merhaba beni seven tüm dostlarım,beni sevmeyen tüm düşmanlarım,hepinize kucak dolusu muhabbetler sunuyorum.Ben Meriç Balon.
Güzel bir giriş olsun diye yazmam yazılarımın ilk cümlelerini.O anda içimden ne geliyorsa 'yaz gitsin' derim,yazar devam ederim.
Sıkıldım,işe yaramadığımı düşünmekten.Sıkıldım bir şeyler üretememekten.Sıkıldım bazı ağzı gevşeklerden.Sıkıldım her gün kendimle özleşen kelimelerin dolu olduğu haberleri takip etmekten.Yeni bir şeyler yapmalıyım,üretmeliyim ve herkesle paylaşmalıyım diye düşündüm ve bugün nihayet harekete geçtim.
Uzun zamandır planladığım bir şeyi gerçekleştiriyorum bugün.Bilgisayar bulduğum her yerde ilk işim hemen bir şeyler yazıp yayımlamak olacak.Telefonum da sağ olsun beni iyi güzel idare ediyor.Televizyonda izleyebiliyorum,radyo da dinleyebiliyorum.Zaten her öğrenci gibi sıklıkla sosyal medya da olduğum için ne tv arıyorum ne radyo.Onlar sistemin kölesi ve bizlere dayatması.
Gökkuşağı Dairesi ismini verdiğim 1+1 sevimli,hayal dünyam ve kişiliğimle özdeşleşmiş kurulu bir düzeni oluşturduğum rengarenk bir evde yaşıyorum.Şöyle böyle götürüyorum bu yaşamımı.Çok şükür.Eve gelen her misafir salona geçerken şöyle bir göz gezdirdikten sonra koltuğa oturuyor ve ilk dikkatini çeken şeyi hemen söylüyor eleştiri yaptığını zannederek.Evde neden televizyon yok.Kahkahayı basıyorum büyük bir özgüvenle.Cevabı basit;''ihtiyacım yok ki.(Akıllı telefonlar varken televizyonun yeri benim hayatımda olamaz).Her sabah Müge Anlı,her akşam cinayet ve tecavüz haberleri mi izleyeyim?''Gereksiz.Emin olun sosyal medya size daha çok şey katıyor,doğru bir şekilde kullandığınız takdirde.Doğru şekli ''bilgi odaklı'' her şeyi aramanız ve paylaşmanız.Yanlış mıyım?Doğruyum eksiklerim olsa da.Neyse onları siz düzeltirsiniz iddialıysanız.Çizgi film veya kayıp insanların konuşulduğu programları sabah akşam izleyebilirsiniz.Benim böyle bir takıntım yok.
Ne güzel yazıyor muşum harbiden.Günlük yazardım lisedeyken.Dünya değişiyor,lisedeki şartları yaşamıyorum artık.Elimde internet var.Ben de bu çağa ayak uydururcasına bu imkanlardan faydalanıyorum.Yazıyorum.
Kendime hayırlı olsun.